İnfertilite ya da kısırlık günümüzde önemli bir problem.
Çiftlerin her ikisinin birlikte değerlendirilmesi lazım.
Esasen oranlara baktığımızda infertilite veya kısırlık ihtimali günümüzde giderek belki de çevresel koşullarında etkisiyle artmakta.
Sebeplerine gelince her iki çiftin de yani kadın ve erkeğin buradaki sorumluluğu eşit oranda.
Günümüzde gelişmiş olan teknolojik yaklaşımlarla vardığımız sonuç aşağı yukarı infertilit çiftlerin hepsinin tedavisi yönünde.
Çok az grup olguda infertilite tedavisinde sonuç alamıyoruz.
Öncelikle çiftlerden erkeğin değerlendirilmesi önemli.
Çünkü eğer sperm yoksa geri kalan testler erkeğe yönelik olarak yapılacağı için erkeğin öncelikle değerlendirilmesi önemli.
Daha sonra kadına yönelik çeşitli testler yapıyoruz.
Buradan vardığımız sonuç neticesinde eğer bir tanıya ulaşabilmişsek onu tedavi etmeye çalışıyoruz.
Ya da direkt olarak eğer bir sebep bulamamışsak infertile tedavisine geçiyoruz.
Günümüzde özellikle aşılama programlarının giderek başarısının artması ve özellikle tüp bebek uygulamalarının başarısının artması neticesinde
çiftlerimiz çok zaman kaybetmeden bu tedavilere geçmekteler.
Tabi şunu unutmamak lazım ki erkekte yaş faktörü önemli olmamasına rağmen kadında yaş faktörü çok önemli.
Özellikle 35 ve 37 yaşlarından itibaren ciddi olarak gebelikle sonuçlanabilecek girişimlerin başarısı azalmakta.
Başka bir ifadeyle kadın doğurganlığında bir azalma söz konusu.
Bu nedenle çiftlerimize en önemli önerimiz lütfen eğer bebek sahibi olmayı düşünüyorsanız uzun süre beklemeyin ve bir yıl içerisinde gebe kalamadıysanız mutlaka konuyla ilgili bir hekime başvurun.
Sonuç olarak günümüzde IVF teknolojilerinin bize sağladığı en önemli avantaj mikro enjeksiyonla sperm sayısı az dahi olsa gebelikleri elde edebiliyoruz.
Özellikle yaptığımız testis biyopsileri bize gebelik sağlayıcı tüp bebek siktuslarını sunmakta.
Ancak şunu da unutmamamız lazım sigara, alkol, sıcak banyoları bütün bunların hepsi ve çevresel faktörler gebelik olasılığını düşürmekte.
Bu nedenle sağlıklı yaşamın yanı sıra uygun zamanda uygun bir hekime başvurmak bizim infertilite tedavimizdeki başarımızı artıracaktır.
Günümüzde infertilitenin tedavisinin mümkün olmadığını söyleyebileceğimiz belki de tek bir grup var.
O da yaptığımız biyopsilerde sperm çıkmaması.
Kök hücre teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte inanıyorum ki çok yakın bir zamanda bu grup olgularda,
yani spermi olmayan ya da yumurtası olmayan olgularda tüp bebekler gebe kalabilecekler.